venerdì 5 dicembre 2025

KONU: Serbest çalışma ikamet izninin reddi, yasal koşullar ve sosyal tehlikelilik değerlendirmesi – TAR Puglia, Lecce’nin 19 Kasım 2025 tarihli (28 Kasım 2025’te yayımlanan) kararına akademik not

 KONU: Serbest çalışma ikamet izninin reddi, yasal koşullar ve sosyal tehlikelilik değerlendirmesi – TAR Puglia, Lecce’nin 19 Kasım 2025 tarihli (28 Kasım 2025’te yayımlanan) kararına akademik not

Özet
Puglia Bölgesel İdare Mahkemesi (TAR) – Lecce Dairesi tarafından verilen ve 28 Kasım 2025’te yayımlanan karar, serbest çalışma amacıyla verilen ikamet izninin düzenlenmesi ve yenilenmesine ilişkin yasal koşulların yapısını, ayrıca bu koşullar ile yabancının sosyal tehlikelilik değerlendirmesi arasındaki ilişkiyi analiz etmek için önemli bir imkân sunmaktadır. Karar, İtalya’nın Göç Kanunu’nda öngörülen şartların titiz biçimde uygulanmasına ve kamu düzeninin korunması yönünde kamu güvenliği makamlarına tanınan yetkilere dayanan sıkı bir yorum yaklaşımı çerçevesine oturmaktadır.

1. Normatif çerçeve
25 Temmuz 1998 tarihli ve 286 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5/5 maddesi, giriş ve ikamet koşullarının eksikliği hâlinde ikamet izninin reddi, iptali veya yenilenmemesini düzenler. Aynı Kararnamenin 26/3 maddesi ise serbest çalışma ikamet izni için özel şartları belirler: uygun konut ve sağlık gideri muafiyet eşiğini aşan yasal bir yıllık gelir.

TAR Lecce, bu koşulların objektif ve maddi nitelikte olduğunu, esnek yorumlara veya gelecekteki olasılıklara dayalı telafilere izin vermediğini vurgular. Gelir ve konut şartlarının karar anında kanıtlanması gerekmektedir; geleceğe yönelik beklentilerin hukuki değeri bulunmamaktadır.

2. Delil değerlendirmesi: gelir, konut ve beyanların güvenilirliği
Somut olayda idare, son yıllara ait gelir beyannamelerinin mevcut olmadığını —yalnızca çok eski tarihlere ait düşük miktarlı beyannameler bulunduğunu— ve başvuranın gerçek bir konuta sahip olduğunu gösteren hiçbir belgenin sunulmadığını tespit etmiştir. Başvuran, bildirdiği adreste bulunamadığı gibi herhangi bir destekleyici belge de sunmamıştır. TAR, bu nedenle ret kararını hukuka uygun bulmuştur.

Mahkeme, yerleşik bir ilkeyi yeniden teyit eder: ispat yükü tamamen başvuru sahibine aittir ve bu ispat somut belgelerle (sözleşmeler, fatura kayıtları, tapu vb.) yapılmalıdır; basit beyanlar yeterli değildir. Bu tür belgelerin yokluğu “düzeltilebilir bir usulî eksiklik” değil, kanunun aradığı maddi koşulun yokluğu olarak değerlendirilir.

3. Sosyal tehlikelilik değerlendirmesi ve adli sicil kayıtlarının rolü
Kararın temel unsurlarından biri, idarenin henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyetle sonuçlanmamış ceza soruşturmalarını veya polis kayıtlarını dikkate alma yetkisinin bulunduğunun açıkça ifade edilmesidir; yeter ki söz konusu unsurlar kamu düzeni açısından potansiyel risk içeren bir davranış örüntüsü ortaya koysun.

Bu olayda, mülk, kişi ve kamu otoritesine karşı işlenen çeşitli suçlara ilişkin çok sayıda gözaltı ve mahkûmiyet, idarenin olumsuz değerlendirmesini desteklemiştir. TAR, bu değerlendirmenin otomatik olmadığını; başvuranın genel davranışının bütünsel ve orantılı bir analizine dayandığını vurgular.

4. Aile bağları: sınır mı, tamamlayıcı bir kriter mi?
5/5 maddenin son paragrafı, İtalya’da hâlihazırda ikamet eden yabancının aile bağlarının niteliği ve etkinliğinin dikkate alınmasını öngörür. Bununla birlikte TAR, bu bağların ikamet izninin yenilenmesi bakımından koşulsuz bir hak oluşturmadığını, özellikle de birlikte yaşam veya istikrarlı ve belgelenmiş bir ilişki bulunmadığında bunun geçerli olmadığını açıklar.

Somut olayda başvuran, İtalyan vatandaşı bir çocuğun babası olmasına rağmen onunla birlikte yaşamamakta ve sürekli bir ilişkiyi kanıtlayan belge sunmamaktadır. Mahkeme, Danıştay’ın yerleşik içtihadına atıf yaparak, ancak çocuğun somut ve ciddi bir tehlike altında bulunduğu olağanüstü hâllerin kamu düzeni gereklerinin önüne geçebileceğini belirtir.

5. Sonuç
Bu karar, serbest çalışma ikamet izninin doğası gereği başvuranın ekonomik ve konut açısından istikrarlı bir durum içinde olmasını zorunlu kılan sıkı bir yaklaşımı güçlendirmektedir. Aynı zamanda, kesinleşmiş mahkûmiyet olmasa dahi mevcut delillerin yeterli olduğu durumlarda idarenin kamu düzeni değerlendirmesi yapma yetkisinin önemini vurgular.

Karar ayrıca idari gerekçelendirme yükümlülüğünün önemine dikkat çeker: itiraz edilen işlem, incelenen olguları, uygulanan normları ve izlenen akıl yürütmeyi açık biçimde ortaya koymuş, böylece idarenin şeffaf bir şekilde hareket ettiğini göstermiştir.

Bu hüküm, serbest çalışma ikamet iznini sıkı maddi koşullara ve başvuranın davranışının kapsamlı değerlendirilmesine dayalı bir kurum olarak gören istikrarlı bir yorumsal çerçevenin oluşmasına katkı sağlamaktadır; bu çerçeve kamu düzeni ile bireysel haklar arasında bir denge kurmayı amaçlamaktadır.

KONU: Serbest çalışma ikamet izninin reddi, yasal koşullar ve sosyal tehlikelilik değerlendirmesi – TAR Puglia, Lecce’nin 19 Kasım 2025 tarihli (28 Kasım 2025’te yayımlanan) kararına akademik not

  KONU: Serbest çalışma ikamet izninin reddi, yasal koşullar ve sosyal tehlikelilik değerlendirmesi – TAR Puglia, Lecce’nin 19 Kasım 2025 ta...