Bildirim geçerliliği ve sığınma davalarında savunma hakkı: Roma Mahkemesi kararın gayriresmî öğrenilmesinin sınırlarını netleştiriyor
Av. Fabio Loscerbo
9 Ekim 2024 tarihli kararıyla (Esas No: 22188/2021) Roma Mahkemesi, Fildişi Sahili’nden bir sığınmacı tarafından 25/2008 sayılı kanun hükmünde kararname uyarınca yapılan bir başvuruyu inceledi. Mahkeme, uluslararası koruma talebini reddetmiş ancak başvurucuya özel koruma tanımıştır. Karar, özellikle itiraz süresi ve bildirim geçerliliği bakımından dikkat çekici bir usulî noktaya işaret etmektedir.
İçişleri Bakanlığı duruşmada, başvurucunun Cagliari Bölgesel Komisyonu’nun ret kararını gayriresmî olarak teslim alması nedeniyle, kararın içeriğinden haberdar olduğunu ve bu nedenle itiraz süresinin başladığını ileri sürdü.
Ancak mahkeme bu savı reddetti ve kararın başvurucu tarafından resmî olarak ancak belge talebi (evrak inceleme başvurusu) sonrası öğrenildiğini, bu nedenle resmî bildirim şartı yerine getirilmediği sürece sürenin başlayamayacağını belirtti.
Hukukî güvenlik ve sürelerin belirginliği
Bu karar, hukukî güvenlik ve savunma hakkı ilkelerini koruyan bir yargı çizgisinde yer alır. Mahkeme, kararın basit bir sözlü bildirim ya da belge teslimiyle değil, kanuni usule uygun şekilde bildirildiğinde sürenin başlayacağını ifade etmiştir. Aksi takdirde, sürenin başlangıcının belirsizliğe ve keyfîliğe açık hale geleceği vurgulanmıştır.
Etkin başvuru hakkı ve bildirim şeklinin önemi
Karar, AİHS madde 13 ve AB Temel Haklar Şartı madde 47'de yer alan etkin başvuru hakkı ile doğrudan bağlantılıdır. Bu hak, bireyin hukuka aykırı işlemlere karşı bilinçli ve zamanında bir savunma yapabilmesi için, işlemden kanuna uygun şekilde haberdar edilmesini gerektirir.
Bu çerçevede, bildirimin yalnızca usulen yerine getirilen bir formalite değil, aynı zamanda bireyin haklarını kullanabilmesinin temel garantisi olduğu vurgulanmaktadır.
Sonuç
Roma Mahkemesi temel bir prensibi yeniden teyit etmektedir: itiraz süresi yalnızca kararın usulüne uygun bildirilmesiyle başlar, başvurucunun kararın içeriğinden gayriresmî yollarla haberdar olması yeterli değildir. Uluslararası koruma alanında, alınan kararlar bireyin temel haklarını doğrudan etkileyebileceğinden, itiraz hakkının sınırlandırılması ancak şeffaf, belgelenebilir ve hukukî yollarla yapılabilir.
Av. Fabio Loscerbo
Nessun commento:
Posta un commento